Beşiktaş Mogaz’ın savaşçı pivotu Mehmet Demirezen, Beşiktaş Dergisi Haziran-Temmuz sayısına konuk oldu. Başarılı sporcumuzla yapılan röportajdan bazı bölümleri yayınlıyoruz:

“14 numaralı formanın anlamı futbol oynadığım dönemlerden geliyor. O dönemlerde Fransız futbolcu Thierry Henry giyiyordu 14 numaralı formayı. Thierry Henry’nin spor kariyerindeki disiplini ve iş ahlakını kendime örnek aldım. O dönemler idolumdu diyebilirim. Kızımın da ayın 14’ünde doğması, forma numarama ayrı bir anlam yükledi. Artık 14 numara benim için sadece iki rakamdan oluşan basit bir sayı olmaktan çıktı ve çok daha fazla şey ifade etmeye başladı. Benim için vazgeçilmez bir uğur oldu artık.”

“Eşimin ve çocuğumun, maça giderken beni yolcu etmeleri benim için en büyük uğurdur. Maça gelip izlemeleri ise en büyük motivasyon kaynağımdır. Çünkü bilirim ki, aile bağları ve sevdiklerinin müsabaka öncesi ve sonrası seni desteklemeleri, spor için vazgeçilmezdir.”

“Takımdan çok arkadaşlık, dostluk, aile kavramlarını yükledi benim için. Beşiktaş Hentbol Takımı demek, güzel dostlukların yaşandığı, bir başarıdan diğerine koşan ve bu başarılarla yetinmeyip bir o kadar da her an yeni başarılara aç olan bir ekiptir. Bu yüzdendir ki “Salonlarda ekol, Beşiktaş Hentbol”, insanlara, bu ekibin ruhunu, enerjisini, azmini ve nasıl işlediğini doğru anlatan içi çok dolu bir slogandır.”

“Beşiktaş Mogaz sporcusu olup büyük Beşiktaş Camiası’nın bir ferdi olduğumdan beri, Türkiye’de alınabilecek hiçbir kupayı başka bir takıma bırakmadık ama Şampiyonlar Ligi’nde gruptan henüz çıkamadık. Avrupa arenasında Şampiyonlar Ligi gruplarından çıkmak ilk hedefimizdir, sonrasında her hentbolcunun hayali olabilecek Şampiyonlar Ligi Kupası’nı kaldırmak gelir.”

“Beşiktaş Jimnastik Kulübü’nün en başarılı branşı olan Beşiktaş Mogaz’ı ikinci ailem olarak görüyorum. Kimi zaman ailelerimizden çok takım arkadaşlarımızla birlikte oluyoruz ve bu durum takım içindeki bağları gün geçtikçe daha da kuvvetlendiriyor. Takım içinde ortamı bozan hiçbir insan olmadığı için, herkes birbiriyle arkadaştan çok kardeş gibi. Bu sebepten ötürü Türk sporcularla konuşurken “kardeşim”, yabacılarla konuşurken Sırpça’da kardeşim anlamına gelen “brate” kelimesini kullanıyoruz. Zaten bir takımdaki sporcular arası bağ ne kadar kuvvetliyse, başarı oranı o kadar yüksektir. Bu takımın başarısının en büyük sebebi “kardeşlik” duygusudur.”

Beşiktaş Dergisi Haziran-Temmuz sayısındaki diğer konuları okumak, posterleri ve mobil duvar kağıtlarını indirmek için TIKLAYIN