HABERLER

İsmet Akpınar: ‘Beşiktaş, kariyerimdeki en önemli durak’

Beşiktaş Sompo Sigorta Takımımızın oyuncusu İsmet Akpınar, Beşiktaş Dergisi’ne özel açıklamalarda bulundu.

Akpınar’ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:

“Basketbola 8 yaşında başladım. Ancak, çevremdeki her arkadaşım gibi ben de futbolla başladım. Okul da, mahalle de sürekli futbol oynardık. Fakat o yaşlardayken okulumuza bir basketbol koçu geldi. Bu sporla ilgilenip ilgilenmediğimizi sordu. Seçme yapacağını ve BCH adlı bir spor kulubü için yetiştirilmek üzere oyuncu aradığını söyledi. Abim de basketbol oynuyordu. Ona çok özeniyordum ve galiba bu benim için güzel bir fırsattı. Onun gibi olmayı çok istiyordum. Çünkü, çok güzel oynuyordu bu oyunu. İlk antrenmanlarına gittiğim gün kararımı vermiştim. Oyunu çok beğenmiş ve sevmiştim. Galiba aradığım şey basketboldu. Evde babama hem basketbol hem de futbol oynamak istediğim söyledim. Ancak babam bir tanesini seçmem gerektiğini söyledi. İki sporun bir arada yürütülemeyeceğini yapacaksam birini tam olarak yapmam gerektiğini anlattı. Düşünüp karar vermem bir iki haftamı aldı. Abim gibi olmak uğruna basketbola yöneldim. İyi ki de yönelmişim. Basketbol zamanla hayatta en sevdiğim şeye dönüştü.

İlk profesyonel deneyimim Alba Berlin oldu. Dört sene kadar orada oynadım. İlk yıl çok zorlandım. Hamburg’dan Berlin gibi bir şehre gelmek açıkcası beni çok gerdi. Ayrıca ailemden uzak kaldım. Bu da benim için inanılmaz sıkıntılı bir süreçti. Tek başına kalıyordum. Başımızda çok sert bir koç vardı. Antrenmanlarda beni oldukça zorluyordu. Ancak zamanla alıştım. Ortamı sevdim. Takım arkadaşlarımla da uyumluydum. Çok önemli bir tecrübe oldu. Bugün oynadığım oyunun en önemli nüvesini Alba’da kazandım diyebilirim.

Burada herkes bana çok yardımcı oluyor. Alışma sürecini çabuk atlattım galiba. Kız arkadaşımda yanımda. O da benim için çok önemli bir destek. Tabii ki ilk başlarda kolay olmadı. Benim için her şey çok farklı ve yeniydi burada. Ancak dediğim gibi herkesten destek gördüm. Çok özel bir camiada olduğumun da farkındayım.

Milli Takım’da oynamak gurur verici bir şey. Çok özel bir deneyim. Benim için kolay bulunmaz bir fırsattı. Çokta iyi bir jenerasyon yakaladığımızı düşünüyorum. Bir çok oyuncu ilk defa bir araya geliyordu ancak istediğimiz gibi bir turnuva geçiremedik. Yine de kendi adıma orada olmak bir çok iyi oyuncuya karşı oynamak harika bir deneyimdi. Bu anlamda Milli Takim serüvenimin de uzun vadeli olmasını umuyorum.

Aslında 14 yaşından itibaren dikkat çekmeye başlamıştım. Abim gibi olmak istiyordum ama kısa sürede fazlasına sahip oldum. Milli Takıma seçildiğim söylendiğinde elbette çok heyecanlandım. Benim ve ailem için gurur verici bir durumdu.

Geçen yaz menajerimle konuştum ve Türkiye için hazır olduğumu söyledim. Burada oynamayı çok istiyordum. Türkiye Ligi’nin değerini ve önemini biliyordum. Benim için çok önemli bir tecrübe olacaktı. Artık 24 yaşındayım. Daha sert ve güçlü bir ligde şansımı denemeliydim. Menajerim Beşiktaş’ın beni çok istediğini söylediğinde heyecanlandım. Beşiktaş benim için kariyerimdeki en önemli durak şu anda.

Almanya’da tüm salonlar çok modern ve yeni. Saha dışı eğlence organizasyonları da oldukça iyi bir seviyeye geldi. Standartları biraz daha yüksek Türkiye’ye göre. Sinan Erdem gibi daha çok salon olmalı diye düşünüyorum. Bunun dışında yetenek ve oyun kalitesi açısından Türkiye daha iyi bir noktada.”

Röportajın tamamını ve Beşiktaş Dergisi Ocak sayısındaki diğer konuları okumak, posterleri ve mobil duvar kağıtlarını indirmek için TIKLAYIN