Güzelliği dillere destan Meltem Keklik ile güneşli bir hafta içi Vodafone Park’ın boş tribünlerine oturup sohbete koyulduk. Bir yandan sorularımızı cevaplarken diğer yandan tribünlerimizin sakinliğini izliyordu. Sahaya ilk adımını attığındaki heyecanı sohbetimiz boyunca sürdü ve çok keyifli bir söyleşi gerçekleşti. İşte o röportajdan bazı bölümleri:

“Vodafone Park’ı boş haliyle görmek de çok güzelmiş. Her ne kadar taraftarların yarattığı ambiyansa şahitlik etmek, futbolcuları görmek ve maç için gelmek bambaşka bir his olsa da, boşken daha fazla keyif aldım açıkçası. Beşiktaş’ın hayatımda yer eden sevgisini anlatabilmem pek mümkün değil. Bu sebeple az evvel saha kenarına çıktığımda duygusallaştım, ağlayasım var ve kendimi zor tutuyorum. Futbolcularımızın yürüdüğü tünelden çıkmak, yedek kulübesinde oturabilmek, hepsi gerçekten çok güzel.”

“Beşiktaş sevgimi kelimelerle anlatamam herhalde, yaşanması lazım. “Bizde sakat çok” der ya tribünlerimiz, bu esasında Beşiktaşlılığımız ile alakalı çünkü hiçbirimiz normal değil, normalin çok üzerinde seviyoruz Beşiktaşımız’ı.”

“Eskiden Beşiktaş’ın defilelerine çıkmayı çok istiyordum ama şimdiki kadar imkanım olmadığı için bu hayalimi o zamanlar gerçekleştiremedim. Sunuculuk olabilir, mesela kulübümüzün düzenlediği baloların, gecelerin sunuculuğunu üstlenmeyi isterim, büyük bir onur ve gurur olur bu. Bir de çekimlerde yer almak isterdim; yeni sezon ürünlerinin tanıtım çekimlerinde boy göstermek, onların üzerimde taşımak ve taraftarlarımıza tanıtmak mutluluk verici olurdu.”

“En sevdiğim futbolcumuz kesinlikle Pascal Nouma. Onun çılgınlığı, hırsı, taraftar ile oluşturduğu sinerji ve yabancı bir futbolcunun gelip de kendisini kulübümüze böylesine ait hissetmesi beni her zaman derinden etkilemiştir.”

“On sekiz yaşındayken Miss Turkey’e katılmıştım. Kimseyi tanımıyordum, torpilim yoktu ve dört bin yedi yüz kişiden ilk yirmiye kaldım. Çok büyük bir başarı ve güzel bir başlangıçtı kariyerim için. Yarışmanın kampında yirmi beş gün geçirmiştik ve bu süreçte bize mesleğimiz ile ilgili eğitimler verilmişti. Büyük markaların reklamlarında da oynayarak bu alanda ilk deneyimlerimizi yaşamıştık. Ardından ajanslarla çalışmaya başladım, güzel defilelere çıkarak kariyerimdeki basamakları tırmanmaya devam ettim. Özellikle Hakan Akkaya’nın defilesinde yer almak beni çok fazla onore etti.”

Beşiktaş Dergisi Aralık sayısındaki diğer konuları okumak, posterleri ve mobil duvar kağıtlarını indirmek için TIKLAYIN