HABERLER

1981-82 Sezonu Şampiyonluğumuz

14 yıl geçmişti aradan... Beşiktaş şampiyonluğa hasretti. Başkan Mehmet Üstünkaya, Teknik Direktör Dorde Miliç’e tek hedef gösteriyordu:

- İlle de şampiyonluk. İste transfer yapalım.
Miliç karşılık veriyordu:
- Sorumluluğumun farkındayım. Ben ekibime güveniyorum. Gençler süper. Yalnızca Ali Kemal’i alalım.

“Derhal” dedi, Üstünkaya ve Trabzonspor’dan Fenerbahçe’ye gelen, ancak bekleneni veremeyen Ali Kemal, Beşiktaşlı oldu. Daha sezon öncesi Beşiktaş’ın bu kez çok farklı olacağı belli olmuştu. Hele hele Frankfurt’ta Fenerbahçe ile oynanan hazırlık maçından sonra Siyah-Beyazlı taraftarlar umutla sezonun açılışını beklemeye başlamışlardı. Çünkü Beşiktaş mükemmel bir futboldan sonra ezeli rakibini 3-0’lık sonuçla bozguna uğratmıştı. Haftalar birbirini kovaladı. Beşiktaş şampiyonluk yarışının içindeydi. Önce Galatasaray pes etti, erkenden zirveden kopuverdi. Fenerbahçe haftalarca yarıştı ama sonra o da bıraktı. Ve son haftaya Beşiktaş ile Trabzonspor kılpayı farkla girdi. 42 puanlı Beşiktaş liderdi. 41 puanlı Beşiktaş ise hemen peşindeydi.

Tarih 13 Haziran 1982’ydi. 1981-82 sezonunun şampiyonu belli olacaktı. Beşiktaş deplasmanda Eskişehirspor ile oynayacak, Trabzonspor Adanaspor’u evinde ağırlayacaktı. Trabzonspor’un galibiyetine kesin gözüyle bakılıyordu. Ama
Beşiktaş’ın durumu farklıydı. Çünkü son maç Eskişehirspor açısından da büyük önem taşıyordu. Yenilgi, kırmızı-siyahlıların ligden düşmesine yol açacaktı. Eskişehir Atatürk Stadı’nda 15 bin Eskişehirli, üç bin Beşiktaşlı taraftar, tarihi bir günü yaşamanın heyecanı içindeydi. Hakem Talat Tokat’tı. Yardımcıları ise Halil Cindemir ve Hüseyin Karaca’ydı. Eskişehirspor çıktı sahaya: Çetin-Selahattin, Burhanettin, İsmail, Gani-Ender, Soner, Burhan-Hüdai, Ömer, Zafer.
Sonra da Beşiktaş: Adem-Samet, Ulvi, Mehmet Ekşi, Kadir-Ziya, B.Haluk, Rıza-Necdet, Ali Kemal, K.Haluk.

Maç hızlı bir tempoda başladı. İki takımın da hedefi tekti: Galibiyet...
Çünkü başka bir sonuç ikisine de yaramıyordu. 32. dakika dolmak üzereydi. Ziya’nın vuruşuyla filelere giden top, ülkedeki binlerce Beşiktaşlı’yı ayağa kaldırdı: 1-0.
51. dakikada bu kez Eskişehirspor, Zafer’in vuruşuyla umutlandı. Heyecan büyüktü. 76. dakikada yine Ziya sahneye çıktı ve topu bir kez daha ağlara yolladı: 2-1. İşte saha o anda karıştı. Taşlar, odunlar... Sayısız yabancı madde bir anda sahaya yağdı. Yan hakem Hüseyin Karaca yaralandı. Ve Talat Tokat oyunu durdurdu, soyunma odasına gitti, ardından da maçı tatil etti. O sırada Trabzonspor kendi evinde Adanaspor’u tek golle yenmişti. Ama bu da yetmemişti. Eskişehir’de 2-1 galip durumda maçı götüren Kartal, Federasyon’un kararıyla 3-0 galip ilan edildi. Artık İstanbul ayaktaydı. Türkiye’de Beşiktaş bayramı yaşanıyordu. 14 yıl sonra gelen şampiyonluk büyük bir coşku ile kutlanıyordu. Şampiyon kadro şu oyunculardan oluşuyordu:

Adem, Rasim, Süleyman, Mehmet Ekşi, Ulvi, Kadir, Samet, Rıza, Fikret, Serdar, B.Haluk, Ziya, Necdet, Bora, Tuğrul, Ali Kemal, Şaban, Kenan, Atilla, Burhan, K.Haluk.

Beşiktaşımız’ı şampiyonluğa götüren sonuçlar şöyleydi:
Trabzon: 0-0, 0-0. Fenerbahçe: 1-0, 0-0. Zonguldak: 1-1, 1-1. Sakarya: 0-0, 2-0. Adana Demirspor: 0-1, 1-0. Ankaragücü: 2-1, 2-1. Adanaspor: 1-1, 1-0. Altay: 0-0, 0-0. Kocaeli: 0-0, 1-1. Galatasaray: 1-1, 2-0. Bolu: 1-2, 1-1. Bursa: 1-0, 2-1. Gaziantep: 4-1, 2-0. Eskişehir: 2-0, 3-0 (H), Göztepe 2-2, 2-0, Diyarbakır: 1-1, 1-1.