Teknik Direktörümüz Şenol Güneş, BJK Nevzat Demir Tesisleri’nde bir basın toplantısı düzenledi.

Basın toplantısında Takımımızın teknik heyetini tanıtan Teknik Direktörümüz Şenol Güneş, sözü Futbol A Takımımızın Yardımcı Antrenörlüğüne getirilen Burak Yılmaz’a verdi.

Burak Yılmaz, “Yeni antrenörlük hayatımda, futbolculuk hayatımda olduğu gibi Şenol Güneş hocamın yanında başlamak benim için çok büyük onur. Kendisine ve değerli ekibine çok teşekkür ediyorum. Beni çok sıcak karşıladılar ve kabul ettiler. Benim için bu çok değerli. Ama en önemlisi, camiamıza yönetim kurulumuza ve başkanımıza çok teşekkür ediyorum. Beşiktaş’ın başarısı için buradayım, en ufak bir katkım olursa ne mutlu bana. Hepinize teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Şenol Güneş, basın toplantısında şu açıklamalarda bulundu:

“Takımın bütünlüğünü düşünürsek oyuncular var, taraftar var, camia var, basın mensupları olarak sizler de varsınız. Demek ki birlikteyiz. Ekip büyük, aile büyük. 8 Temmuz’a kadar burada çalışacağız. Burada ön hazırlık dönemi gerçekleştirmiş oluyoruz. Henüz kadromuzu tamamlamadık. Cenk ile Tayyip sakat, milli oyuncularımız izinli. Eksik kadromuz var. Gençlerden katılan arkadaşların durumunu göreceğiz. Bu haftayı böyle geçireceğiz. 9 Temmuz’da Avusturya’ya gidiyoruz. 21 Temmuz’a kadar oradayız, üç hazırlık maçı yapacağız ve 21 Temmuz’da döneceğiz. 27 Temmuz’da da ilk resmi maçımız olan UEFA Konferans Ligi’ndeki maçımızı oynayacağız.

Takım olarak önümüzde üç kulvar var. İlk olarak UEFA Konferans Ligi daha sonra Süper Lig ve Ziraat Türkiye Kupası. En üst kulvarda olan bir takım olarak en iyisini yapmaya çalışacağız. Bize düşen, hedefi tutturabilmek için en iyisini yapmak ve çok çalışmak.

Transfer, teknik ve ekonomik bir olaydır. Zaman alıyor. Elimizde bir kadromuz var, ancak o kadro içinde mukavelesi biten ve kiralık olarak iki oyuncu var. Tayfur ile Redmond. Tayfur takımına döndü. Redmond ise mukavele süresi bittiği için görüşmeler yaptı. Bana verilen bilgiye göre görüşmeler olumlu ilerliyor, anlaşabileceğimiz yönünde gelişmeler var ve bekliyoruz. Ona göre transferler olacaktır.

Mevki olarak mutlaka stoper almak durumundayız. Orta sahaya defansif ve ofansif oyuncular olabilir. Öndeki üç oyuncumuzu aktif hale getirmemiz gerekebilir. Hücumda açık bir forvet arayışlarımız var. Duruma göre de sol beke bakacağız. En acil olan sağ stoperdir. Sol stoperde Colley ile Romain Saiss bizim en önemli oyuncularımız. Saiss’in sağda oynaması da bizim için büyük avantaj. Buna rağmen orada bir boşluk hissediyorum. Özellikle Tayyip Talha’nın sakatlığı sonrası sağ stoperimiz hiç yok.

Sağ bek ve kaleci pozisyonlarında sıkıntımız yok. Orta sahada mevcut oyuncularıma güveniyorum. Bu maratonu çıkarırken onların yaşayacağı zorlukları düşünüyorum. O yüzden de takviye yapmak istiyoruz. Rachid Ghezzal dün itibariyle takıma katıldı, durumu iyi görünüyor. Antrenmanlarda ne olacağını göreceğiz. Redmond’un durumu belli olursa; Redmond, Ghezzal, Aboubakar ve Cenk. Muleka var, Semih var, altyapıdan gelen arkadaşlar var ama açık bir forveti düşünüyorum. Bunları da yönetimle konuşuyoruz.

Bunları ortak akılla aldığımız kararlarla uygulamaya çalışıyoruz. Ekonomisine, teknik yapısına, oyuncu olarak uyumuna bakmak durumundayız. Bizim geçen yıl yaptığımız transferler dörtte dört tuttuğu için bir artımız var ama onları yukarı çıkarabilmek için daha güçlü transferler yapmak istiyoruz.

Genel olarak ligle ilgili düşüncelerimi söyleyeyim. Adaletli, ahlaklı, iyi niyetli ve şeffaf olacağız. Bu işleri yaparken konuşulduğu için söylüyorum. Lig yarışı içerisinde taraftar, camia, yönetim, oyuncular, personel ve medya önemli. Ama federasyon da önemli. Güveneceğimiz kurum olması, sadece bizim için değil bütün takımlar için önemli. O yüzden güveneceğimiz bir kurum olsun istiyoruz. Yetkiler, görevler ve sorumluluklar belli olsun istiyoruz. Sorunlar tabii ki olacak ancak çözümler de olacağı için bunlar atlatılacak şeylerdir. Biz takım olarak olumluyuz, umutluyuz. Güvenli olacağız, cesaretimiz var. Bu cesaretimizi de asla kaybetmeyeceğiz. Oynayacağımız oyunla geçen sezonki performansımızın üstüne çıkacağımızı düşünüyorum.

Sene sonunda geldiğimiz nokta bir bitiş değil bir başlangıçtı. Onun üstüne koymak durumundayız. Bunun için bütün oyuncularla sürekli toplantı ve çalışma yapıyoruz. Çünkü zor bir sezon olacak. Geçen sezonda deprem, milli maçlar arkasından seçimler. Kesik kesik olan ligin dışında bu yıl akıcı bir lig olacağını bekliyoruz. UEFA Konferans Ligi ve diğer maçlarla beraber en az 50’nin üstünde maç bekliyoruz.

Büyük başarılar istiyoruz. Girdiğimiz kulvarlarda en iyisini yapmak istiyoruz. Başlangıçta zor ve imkansız görünür, fakat bu imkansızlıklar aşılacak durumdadır. Takım olarak oynadığımız oyundan taraftar da keyif alsın istiyoruz. Sabretmeyi, çalışmayı çok iyi oturttuğumuzu düşünüyorum. Oyun tempomuzu arttırmamız gerekiyor. Zaman zaman tribünlerde olan öfkeyi, kötülüğü hiç istemiyoruz. Öfkeyi sevgiyle, kötülüğü iyilikle yenmeye çalışacağız. Küfrün olmadığı, şiddetin olmadığı bir ligi hep beraber hayata geçirmemiz gerekiyor. Sahada kıran kırana güzel bir futbol olsun istiyoruz.

MHK, Disiplin Kurulu ve Tahkim Kurulu kurumsal kimlikleriyle olsun, kişisel kararlar vermesin istiyoruz. Biz ilkeli, disiplinli kurallara bağlıyız. Haksızlık olmasın istiyoruz. Beyaz sayfayı açmaya evet diyorum ama silgiyi de bitirmeyelim diyorum.

Mutlu olduğumuz yerde başarılı olacağımızı düşünüyorum. Şimdi oyuncuları ve takımı gördüğümde onu hissediyorum. Daha samimi ve sıcaklar. Bu da onların burada mutlu olduğunu gösteriyor. Mutluluk çalışmayı da şevki de arttırır. Herkesin çalıştığı yerde mutlu olması esastır, bunun da başarıyı getireceğini düşünüyorum.

Hayalimiz ve hedefimiz var. Hayali ve hedefi olanın da işini iyi yaptığı zaman kaybetmeyeceğini biliyorum. Burada açıkça söylüyorum. Bizde kimse yalan söylemeyecek, kandırmayacak, korkutmayacak. Açık, samimi ve şeffaf olacağız.

Burada taraftara ve camiaya şunu söylemek istiyorum; Kısır çekişmeler içerisinde dışarıdan bize empoze edilen yanlış bilgilere alet olup kendi içimizde gereksiz kavgaya girmeye gerek yok. Bu transferle oluyor; oyuncular üzerinden, benim üzerimden, yönetim üzerinden oluyor. Bunların kimseye yararı olduğunu düşünmüyorum. Hepimiz gelip geçiciyiz. Başta da ben geçiciyim ama bu kurum ebedidir. Bu kurumun, bu takımın, bu camianın başarıyı hak ettiğini düşünüyorum. Halk takımı olarak görüyorum. Düzgün, samimi, içten, kendi eksiğini bile söyleyebilen, doğruyu ve adaleti ön plana çıkaran bir takım olduğunu düşünüyorum.

Yönetimin taraftarı ve camiayı daha iyiye teşvik etmesinde, yönlendirmesinde yarar var. Oyuncuların da sorumluluklarını bilip böyle büyük bir camiada olmaktan gurur duymaları, daha çok çalışıp taraftarları sevindirmeleri gerek. Sezon bittiğinde hep birlikte bunu eğlenceli bir şekilde mutlu bitirelim diyorum.

Biz, Şampiyonlar Ligi de olsa her takımı yenmek için sahaya çıkacağız. Konferans Ligi de, Süper Lig de, Türkiye Kupası da, hazırlık maçı da… Şu anda biz hazırlık döneminde tam kadro değiliz. Orada aksamalarımızı, hatalarımızı hoşgörüyle karşılarım. Çünkü hatalar bize yol gösterecektir ama yarışmalarda öyle bir hakkımız yok.

27 Temmuz'daki ilk maçımızdan başlayarak her turu geçmek istiyoruz. Hiçbir turun da kolay olacağını düşünmüyorum. Zaman zaman zorluk çekebilirsiniz ama ondan sonra hedefe gidersiniz. Önümüze kimlerin nasıl çıkacağını bilmediğimiz için bir şey söyleyemem. Ama hedefimiz yapabileceğimizle orantılı. Biz yapabileceğimizi söyleyebiliriz.

Şimdi zaman zaman gruplardan diğer takımlarımızdan çıkanlar da oldu. Bazı takımlara zorluk çıkardılar. Daha sonra kolay elendiler. Futbol bir ayda, iki ayda değil, bir sezonda bitiyor. Sonuçlar değişebilir ama bu hedefimizi değiştirmez.

Hedefe gitmek için çalışmak gerekir. Sadece sonuç üzerinden yaparsak, işimizi unutursak hata yaparız. İşimizi doğru yapalım, çok çalışalım ve önümüze çıkan engeli aşalım. Bunu yaparken ‘Konferans Ligi çok önemli, mutlaka finale gitmeliyiz’ dersek sıkıntı olur. Bizi böyle görmeleri güzel ama abartılı övgüler veya abartılı ve haksız eleştiriler doğru değil, ama biz yine işimizi iyi yapacağız. Kadromuza, oyuncularımıza güveniyoruz ama bize geçen seneki oyun yetmez, üstüne koymak durumundayız. Bunun için de takviye yapacağız, oyuncularımızı çalıştıracağız. Bu, Süper Lig için de geçerli.

Geçen sene zor dönemde kupadan çok kolay bir şekilde elendik. Hedefi büyük tuttuğumuz zaman arkasından daha ilk maçta kaybettiğin zaman hedefinizin hayalinizin bitmesi doğru değil. Bizim birinci hayalimiz, hedefimiz oyuncumuzun performansını yukarı taşımak ve her takıma üstünlük sağlamak. Bu zaten bizi bir yere getirecek ama sürprizlerin olmaması için de çok çalışmalıyız.

Ben dünyada da bu kadar uzun transfer ayı olmasını doğru bulmuyorum. Transferlerin en az bir ay olması gerekiyor. Transferi baskı unsuru olarak kullanmayı da doğru bulmuyorum. Bunu düzeltmek için zamanının daraltılarak yapılmasını isterim.

Yönetimle görüştüm. Acil sağ stoperi almak durumundayız. En azından bir stoper, iki orta sahaya ve bir de açık forvet olarak üç oyuncu. Ghezzal geldi tam hazır değil. Aboubakar gelecek, Cenk yok, haydi forvette bir sıkıntı var. Aslında dört oyuncu olsa da iki oyuncu daha almam gerekiyor. Sağ stoper tipinde bir oyuncumuz yok. Bir an evvel almak zorundayız, en azından 27 Temmuz’daki maça yetiştirebilelim. Biz kadroyu 18 kişi yapmak istiyoruz. Şu anda kağıt üstünde geçen seneden gelen bir kadromuz var. Bunların yukarı çıkmasını istiyoruz. Çıkmazsa yenilerini katacağız. O yüzden transferin uzun olmasına karşıyım. Devre arasında dört tane yaptık. Daha kolay oldu. Şimdi daha uzun, ama daha zor. Yönetime saldıranlar oluyor. Biz de sabırlı olacağız, işimize bakacağız. As diye aldıklarımızın oynamasını istiyoruz, oynamasalar bile diğer oyuncuların performanslarını yukarı çıkarsınlar istiyoruz. Çünkü mevcut halimizden iyi olmak durumundayız.

Biz kadroyu aşağı yukarı oturttuk. Orta sahaya bakarsak; Amir, Salih, Gedson diyebiliyorsunuz. Buna Necip'i stoper-orta sahaya katabilirsiniz, Kerem'i katabilirsiniz. Redmond oynadığı zaman katılabiliyor. Defansif yönü bu isimlere göre daha fazla olan bir isim isterim. Bir de ofansif yönlü. İki oyuncuyla beş oyuncu yapar. Orta saha zenginleşir. İdeali bu diye düşünüyorum.

Hücuma dönük oynayabilecek, 8-10 oynayacak, diğeri de 6, stoper oynayacak. Orta saha bu şekilde olursa iyi. Bunlardan birini aldık, diğeri zamana bırakılabilir. Ama bir tane şart orta sahaya. Üç oyucudan Amir ile Salih defansın önünde de oynayabilir. Tarz olarak kesici özelliği olmadan da ben oyuncuyu oynatabiliyorum. Ancak bu durum stoperlere yük bindiriyor. Mesela Saiss ile Colley olduğu zaman, sağ stopere birini koyduğum zaman, Saiss zaten benim için denge oyuncusu. İyi bir oyuncu. Defanstaki en iyi oyuncu. Vazgeçilecek bir oyuncu değil. Bu çok konuşuluyor. Bizim oyuncumuz. Bir sene daha mukavelesi var. Redmond için aynı şeyi söyleyemiyorum ama Saiss'in mukavelesi var. Onun için bir şey söylemeye gerek görmüyorum. Bunu yönetime de söyledim kendisine de söyledim.

Futbol keyif olayı. Becerikli futbolcuları izlemek herkese keyif verir. Oynadığı oyunun sizi şaşırtan bir şey olması lazım. İyi futbol Becerikli futbolculara ihtiyaç var. İyi oyuncu olmadan futbol oynanmaz. O yüzden İyi kumaştan iyi elbise yapılır. Kongrede de söyledim. Ancak bugünkü eğitim sistemi buna uygun değil. Hem okuyup hem de oynamak mümkün değil. Genç oyuncu oynayacaksa oynuyor. Gençler için de geçerli hazır aldığım oyuncular içinde geçerli. Biz yarışma takımıyız. Arda oynadı, takıma katkı yapıyor. Yaşına mı bakacaksınız. Berkay’a da olumlu bakıyorum ama yetmiyor. Berkay oynamasın diye değil oynasın diye uğraşıyoruz. Ege de oynasın diye uğraşıyoruz. Diğerleri için de aynı şey geçerli. Ama hepsi birden oynar mı keşke oynasa da hiç oyuncu almasak.

Emrecan Bulut bu sene iyi bir çıkış yaptı. Takım ile antrenmanlara çıkıyor. Bizim yine genç takımdan antrenmana çıkan birçok oyuncu var. Onlar da benzer oyuncular. Gidip geri gelenler var, onlara da bakacağız. Bu kamp onlar içinde ön değerlendirme olacak. Ondan sonra kalır veya gider diye karar vereceğiz.

Ben de burada kurumsal kimliğin parçasıyım. Kendi keyfime göre kararlar alamam. Biz tüm kararları ortak akıl ile alıyoruz. Federasyonun da öyle yapacağını düşünüyoruz. Ancak alınan kararlar yanlışsa eleştirilir. Beyaz sayfayı kirletmek felakettir. Silgi biterse hepimiz biteriz.

Ne kadar medeni olduk, işte Beşiktaş'ın özelliği bu. Bizi de eleştiriyorlar. Ancak sorunlarla yaşamayı bileceğiz. Farklı düşünmemiz birbirimizi yok etmeyi gerektirmez. Haksızlık istemiyoruz. Bize yapılsın istemiyoruz, karşıya da yapılsın istemiyoruz.

Tekrar soruyorum. Bu sene takımlar nerede idman yapıyor? Hatay ve Antep ligde var mı? Var görünüyor. Açıklaması var mı? Açıklasalardı niye açıklamıyorlar. İdman yapıyorlar ben biliyorum. Riva'da yapıyorlar. Geçen sene de yapardı. Bunu söylemekten neden rahatsız oluyorsunuz?

Biz sistemin çökmemesi için doğru bir şey söylüyoruz. Kötülük olsun diye söylemiyoruz ki. Zaten hepimiz ayağa kalktık. Hayat devam ediyor. Yöneticiler karar almalıdır. Biz güvenecek liman arıyoruz, bütün kulüpler arıyor. Beşiktaş’ın camiası da bunu istiyor. Federasyon konularına girmeyeceğim, bu benim konum değil. Konumuz federasyon değil. Federasyondakiler de insan orada hukukçular var ancak yanlış kararlar almasınlar. Ben Beşiktaş Teknik Direktörüyüm, oyuncularıma da söylüyorum; sahada zaman geçirmeden, rakiple dalaşmadan, hakemle uğraşmadan futbolunu oynayın.”