Futbolcumuz Vincent Aboubakar, BJK Nevzat Demir Tesisleri’nde bir basın toplantısı düzenledi.

Beşiktaşımıza katkı sağlamak için hazır olduğunu ifade eden Aboubakar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Beşiktaş’a dönmek benim için mutluluk verici. Burası benim için bir aile. Şehri ve kulübü tanıyorum. Eskiden yaşadığım mutlulukları yeniden yaşamak ve takıma katkı sağlamak için hazırım.

Buraya dönmeme vesile olan Başkanımız Ahmet Nur Çebi’ye, Teknik Direktörümüz Şenol Güneş’e ve menajerime teşekkür ederim.

Şampiyon olduğumuz sezona iyi başladık ve ben milli takımda bir sakatlık yaşadım. Bir süre tedavi gördüm. Tedavinin ardından Sivasspor maçının 45. dakikasında oyundan çıkmak zorunda kaldım. O maçta takım için büyük fedakarlıkta bulundum. Şampiyonluk yolunda önemli bir maçtı. Yirmi dokuz maç oynamıştım. Otuzuncu maçı oynasaydım sözleşmem yenilenecekti. Bu konuyla benim oynamamam arasında bir bağlantı yok. Sözleşmem uzayacak diye oynamamazlık etmedim. Bu süreçte Beşiktaş’la görüşmelerim oldu, başka teklifler de vardı. Önceliğim her zaman Beşiktaş’tı. O dönem bir anlaşma sağlanamadı. Takıma yardımcı olmak için bazı maçlarda sakat halimle oynadım. Sivasspor maçında ağrım çok olduğu için oyundan çıkmak zorunda kalmıştım. Sakatlığım bir türlü geçmemişti.

Şu anda fiziksel olarak iyi durumdayım. Maçlarda hocamız görev verirse oynayabilirim.

Burada yaşadığım şampiyonlukları ve Avrupa’daki başarıları asla unutmuyorum. Burada çok güzel zamanlar geçirdim. Burada hep neşe içindeydim. Bu böyle devam edecek. Kupalar ve başarılar kazanmak için bana gösterilen sevginin karşılığını vermek için elimden geleni yapacağım.

Herkesi çok özledim. Burada ben her zaman çok mutlu oldum. Necip benim için önemli biri. Yeniden burada olmak mutluluk verici.

Futbol değişken bir oyun. Herkes hak ettiği yere gidiyor. Ben de buradayım. Başarı için buraya geldim. Takıma katkı sağlamak, kupalar kazanmak için buraya geldim.

Gelmeden önce Beşiktaş’ın son iki maçını izledim. Bence çok iyi bir takımımız var. İnanmalıyız, her şeyin başı inanmak. Kendimize güvenmeliyiz. Son şampiyonluğumuzda geriden gelmiştik. İnanarak o zorlu süreci çok iyi atlattık. Şu an yapmamız gereken kalitemizi göstererek daha çok odaklanmak. Her maçı kazanmak için oynamalıyız. İnandığınız zaman hiçbir şey imkansız değildir. Adım adım şampiyon olacağımıza inanıyorum.

Buradan ayrılırken bir gün geri dönebilecek şekilde ayrılmıştım. Başka liglerden teklifler oldu. Burada daha başarılı olabileceğimi bildiğim için Beşiktaş’a geldim. Burayı tanıyorum ve kendimi aile ortamında gibi hissediyorum. Aile hissiyatı çok önemli.

Her takımın kendine ait bir ruhu vardır. Oyuncular da benzersizlerdir. Önemli olan beraber olarak bir takım ruhu oluşturabilmek ve savaşmaktır. Daha iyi olacağız. Kendi aramızda konuşarak birbirimizi motive ederek takımdaki atmosferi daha da iyi hale getireceğiz.

Sergen Yalçın’la ilgili kötü bir düşüncem yok. Tekliflerle ilgili onunla konuşmuştum. Kendisine saygı duyuyorum. Onunla ilgili herhangi bir sıkıntım yok.

Beşiktaş’a transferimle ilgili olarak Talisca’yla herhangi bir konuşma yapmadım. Talisca buraya dönmek isterse ona çağrıda bulunabilirim.

Fenerbahçe menajerimle konuşmuştu. Türkiye’de başka bir takıma gitmek için Beşiktaş’tan ayrılmam. Bu hainlik olur. Beşiktaş’a karşı önemli şeyler hissediyorum. Burası benim için çok önemli. Diğer takımlara da saygı duyuyorum. Ben Türkiye’de sadece Beşiktaş’ta oynarım.

Beşiktaş taraftarı, on ikinci oyuncu, bu çok net. Taraftarlarımız her zaman bizi yürekten destekliyor. Suudi Arabistan’da durum böyle değil. Oradaki taraftarlar, Beşiktaş taraftarıyla kıyaslanamaz.

Hayat boyunca tanıştığınız bazı insanlar sizin aileniz olurlar. Nkoudou, Rosier ve Necip benim için çok önemli. Necip, saygıyı hak eden önemli bir karakter. Rosier’i çok seviyorum. Rosier’le iletişimimiz çok iyi. Rosier, eğlenceli ve müthiş bir karakter, kendisiyle ağabey kardeş ilişkimiz var.”