Divan Kurulumuzun 2019 Yılı 3. Olağan Toplantısı, Vodafone Park’ta gerçekleştirildi.
Toplantıya; Başkanımız Ahmet Nur Çebi, Yönetim Kurulu Üyelerimiz, Divan Kurulu Başkanımız Tevfik Yamantürk ile Divan Kurulu Üyelerimiz katıldı.Toplantının açılışının ardından saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu.
Denetim Kurulu Başkanımız Feyyaz Tuncel, Divan Kurulu Üyelerimize Kulübümüzün mali durumu hakkında bilgiler verdi.
Genel Sekreter ve İcra Kurulu Başkanımız Ahmet Mesut Urgancılar, Divan Kurulu Toplantısı’nda yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“Yönetime heyecanla geldiğimizde sabah karşılaştığımız manzara sadece sessizlik, el ayak çekilmiş, neredeyse terk edilmiş bir kulüptü. Neyi devraldığımızı henüz bilmiyoruz.
Seçim sürecinde başkan adayları, kazandıkları takdirde geçmiş yıllar ile ilgili araştırma yapacaklarını söylediler. Başkanımızın da 'araştıracağım' sözü vardı. Göreve başlar başlamaz ilk işimiz bu oldu. Denetim kurulundan geçmiş 10 yılın tüm detaylarıyla, varsa suistimalleriyle, varsa yanlışları ve doğrularıyla denetlenmesini rica ettik. Denetim kurulu haklı olarak bunun ağır yük olduğunu söyledi. Şu anda bunun için uluslararası denetim firmalarıyla bu görüşmeleri sürdürüyoruz. Gerek içerik gerek yöntem konusunda neredeyse uzlaşmış durumdayız. Bu denetim en kısa süre içinde başlayacak. Gerekirse olağanüstü genel kurul yapıp kamuoyuna hiçbir şey saklamadan, söz verdiğimiz gibi olabildiğince şeffaf şekilde açıklayacağız.
Bizi bekleyen bazı sürprizler vardı. Bunlardan biri de geçmiş dönemde yapılandırılmış vergiler. Bunlardan biri de 740 milyon liralık ödemeydi. 40 günde 740 milyona karşılık yaptığımız ödeme 121 milyon liradır.
Üçer aylık ödeme yaptık. Bir an önce yüzleşmek istediğimiz konulardan biri banka konsorsiyumlarla yapılan anlaşmaydı. İki yılı faiz ödemesiz anlaşmada ilk iki ayda 20 milyonluk faiz ödemeleri çoktan başlamış. Geçmişte yapılan aylık vergi borcu taksitleri 5 milyon lira, ortalama her ay 5-6 milyon ödemek gibi yükümlülük var. Her ay 35 milyon eksi bakiye veriyoruz.
Kusura bakmayın bugünü tarif etmekte güçlük çekiyorum. Konsorsiyum anlaşmasıyla bankalarla artık ortağız. Bu anlaşmanın şartları, bu anlaşmanın sürdürülebilirliği çok zor. Sorunlara çözüm bulacak gibi görünen bir anlaşma değil. Denetim firmasından bunun da araştırılmasını rica ettik.
Sporcularımıza bütün ödemlerin çok önce yapılması gerekiyordu. 7 Ekim’de erteleme talep edilmiş, UEFA, 30 Ekim’e süre vermiş.
Bir dernekte, sivil toplum kuruluşunda kendi üyeleriyle kavgalı olmak nasıl bir şeydir? Ben anlamakta güçlük çekiyorum. Bunlar geride kalsın. Beşiktaş üyeleriyle uğraşmaya son verelim.
21 Ekim tarihi itibarıyla 128 başlamış icra takibi vardı. Göreve başladıktan sonra 40 gün içinde 25 icra takibi geldi. Toplamı 88 milyon 72 bin lira. Beşiktaş’ın kimseye borcu olmadığı defalarca söylendi. 18'i inşaatı bitmiş stattan dolayı ödenmemiş borçlardan kaynaklanıyor. 20'si çok uzun yıllardır süre gelen spor genel müdürlüğüne ödenmeyen borçlardan kaynaklanıyor. 15'i geçmişte işten çıkarılan eski çalışanların icra takibi. 19'u menajerlerin icra takibi. 17'si eski basketbolcuların, 10'u eski voleybolcularımızın, 4'ü hentbolcularımızın takibi. Hentbol takımının zararı 6,8 milyon lira, bedensel engellilerin zararı 3,5 milyon, kürek 733 bin, masa tenisi 500 bin, boks 453 bin, jimnastik 500 bin, satranç 290 bin, basketbol altyapı 2,4 milyon, kadın basketbol 2,8 milyon, erkek basketbol 13,8 milyon, oyuncu yetiştirelim diye beklediğimiz futbol altyapı 8,7 milyon zararda. Sezon içinde amatör şubelerin zararı 49,7 milyon lira.
Sıkıldıkça sıkılıyoruz, uykularımız kaçıyor. Son 2 yılda yapılmış tüm sözleşmelerde ve protokolde hep tek imzayla karşılaşıyoruz. Bunun nedeni de tabii ki gündeme gelecektir. Bizim 40 günlük imza sirkülerimizde çift imza var. Olması gereken zaten bu.
Sağda solda bizi çekiştirmek isteyen olursa, mal beyanımız resmi makamlarda mevcut. İlk işimiz bunu yapmak oldu.
Tasarruf yapmaya çalışıyoruz. Sporcu ve teknik ekipleri çıkardığımızda çalışan sayımız 448. Çalışan sayısında indirime giderek yıllık brüt maaşta şimdilik yüzde 19'luk tasarruf yaptık. Tasarruf tedbirlerine devam edeceğiz.
Şu gerçekle yüzleşmeliyiz; Beşiktaş Kulübü ve şirketleri artık nefes alamayacak haldedir. Beşiktaşa Kulübü’ne ve şirketlerine tabii ki ihtiyacı olanlar olacaktır. Ama o devir bitti. Beşiktaş Kulübü’nün ve şirketlerinin Beşiktaşlılara ihtiyacı var.
Tüm gelirlerimiz temlik altında olsa da var olan sponsorlarla yeniden görüşüyoruz. Küstürdüğümüz, bu ülkenin gururu, dünyadaki en iyi işi yapan kurumlarla bir araya gelmek için çalışıyoruz. Türk Hava Yolları hem yurt içinde hem yurt dışında birçok önemli spor organizasyonuna sponsor. THY, Beşiktaş Kulübü’ne sponsor değil, sizce nasıl oldu? Gittik kulübümüz adına özür diledik. Umarım eskisi gibi gereken yapılacaktır. Gayrimenkullerden gelirler var. Fulya AVM ile karşılaşıyoruz. Fulya AVM için iki kez açılış töreni düzenlendi. Şu anda kapasitesi yüzde 56. Yeni kiracılar bulmak için çalışıyoruz. Ama öncelikle geçmiş dönemden inşaat borcu olarak 4,6 milyon lira ödememiz lazım. 3,8 milyon lira yeni yatırıma ihtiyacımız var. Fulya AVM için 8,4 milyon lira yeni kaynak yaratmamız gerekiyor. Kombinede hayal kırıklığına uğradık. Yeniden satışa çıkardığımız kombinelerin 732'si satıldı. Basketbol takımımızın maçları için çıkardığımız kombinelerin satış adedi 73.
Yönetim kurulları emrivaki yapmaz. Ücret değişikliğinin ardından 3,5 yılda 832 yeni üye oldu. 22 Ekim sabahı göreve geldiğimizde 254 yeni üye oldu. Bu ötekileştirilmiş, uzaklaştırılmaya çalışılmış Beşiktaşlıların geri dönüşü. Üyelerin yönetimimize gösterdiği teveccühtür. Lütfen Beşiktaşımızı mahkeme kapılarında süründürecek kişilerle iş birliği yapmayın. Lütfen aidatlarınızı bireysel olarak kendiniz yatırınız.”
Raporların müzakeresinin ardından kürsüye gelen Başkanımız Ahmet Nur Çebi, Divan Kurulu Üyelerimize hitaben yaptığı konuşmada şunları söyledi:
"Eski dönemi unutacağız demek, bize reva değil. Zor durumları, bunun kaynağını bilmeden bizim çalışmamızı bizden isteyemezsiniz. Geçmişi de değerlendirmemiz gerekiyor. 'Buraya geldiniz, geçmişi karıştırmayın, işinize bakın' söylemi pek doğru olmaz.
İsraf dönemi yaşanmış. Seçim sonrası kapıdan girdiğimizde son 2-3 yılda vurdumduymaz, 'bana neci' ihtimam gösterilmemiş bir durum gördük. Sponsorluklarda, başka sözleşmelerde de bunu gördük. Konuşabilecek enerjiyi bile zor buluyorum. Geldiğim günden beri iki saatten fazla uyku uyumadım.
Önümüzdeki 2,5 yılın 1,5 milyar lira zararla kapatacağını düşünüyorum. Zararı ne kadar aşağı çekeceğiz, bunun çalışmasını yapıyoruz. Sponsorumuzdan biraz daha gayretle bir şeyler vermesini talep ediyoruz. Parasız hiçbir şey olmaz. Geliri giderinden bir lira fazla olan kulüp yaratamazsak, başka bir şey konuşmaya gerek olmayacak. Kimse Beşiktaş'tan büyük değil, Beşiktaş'ı nasıl şekillendireceğiz, mesele bunu yapmak.
İlk 4 sene için söyleyecek bir şeyim yok. Hesabını herkese verebilirim. Son 3 sene içinde icra kurulu başkanıyım. Paraların nerede olduğu bana sorulmalıymış. Eski yönetici Deniz Atalay bunu söylüyor. Son seçimde o dönemdeki yönetici arkadaşların karşımda çalıştığı biliyorsunuz. Acaba neden?
İcra kurulu başkanı olduğum dönemde bana bilgi verilmiyordu. Bana 'efendim biz sayın başkanla o işi hallettik. Sizi gereksiz yere meşgul etmeyelim' dediler. Transferde görevli arkadaşlarla, profesyonellerle, avukatlarla konuştuğumda, 'kimi aldınız?' diye sorduğumda; bana bilgi verilmemesi konusunda kendilerine talimat verildiği yoksa işlerinden olacağı söylendiğini öğrendim. 'Arkamızdan sallamasın, sallarsa biz de onu yıpratırız' denmiş. Ben önce Allah'a, sonra size emanetim.
Meşhur Fulya AVM’de iki kere açılış yapıldı. Perdeyi kaldırıyorsun arkası yapılmamış. Bir senesiyle ilgili bir para ödenecekti, gelmemiş. İlgili arkadaşlar bunun gelmeyeceğini ve orada yapılacak masraflara harcadıklarını söylediler. Faturasını görmek istedik, ek kontrat yaptıklarını anlattılar. İcra kurulundan yetki alınmadı, bir yıl kiradan muaf 15 yıllık sözleşme yapmışlar. Sayın başkanla hallettiklerini söylediler. Ben bu şartlar altında çalıştım. Avrupa kupalarında başarıyla giden süreci sekteye uğratmamak için Şenol Güneş ile yan yana durmayı vazife haline getirdik. Kaçacak adam değilim.
Fikret Orman, bana ağabey dediğini ve her şeyi sorduğunu söyledi. Kendisi 'ben yokum' dediğinde haberim yoktu. Bunu neden sormadın? Konu Çebi'nin bertaraf edilmesiyse çok güzel yaptınız.
1,5 yıldır çalışmayan insanlar, bitmiş bir ruh. Ümraniye'ye gittik, herkesin kafası önde. Onları ayağa kaldırdık. 'Biz size yalan söylemeyeceğiz, para varsa vereceğiz yoksa vermeyeceğiz' dedik. Verdik, çıktılar oynadılar. Dürüst olacaksınız, yalan konuşmayacaksınız.
Konsorsiyum ile yapılan sözleşmeyle gelirler temlikli. Bir kuruş bize akan bir şey yok. Elektrik parası bile bankaya yatan gelirlerimizden alınıyor. Bir kuruş alamıyoruz. Maaşları ödemek için sponsor ve bilet gelirlerinden bir kuruş alamıyoruz. Ben 10-15 milyon avroyu nereden bulacağım. Bütün gelirler bankaya temlikli. Bunu değiştireceğiz, bankalara güven vereceğiz. Başaracağız, başka çaremiz yok. Bu kulüp yürüyecek.
Tasarruf var. Beşiktaş'ın emanetine ihanet edemem. Bana birileri ve çok sevdiklerim küsecek. Bunu yapmak zorundayız. Ne olur affedin, size yönelik şahsi bir şey değil.
Şu an Beşiktaş maaş ödeyemiyor, insanlar perişan. Ben bu dengeleri kurmak zorundayım. İsraflar önlenince yılda 10 milyon Türk Lirası tasarruf sağlayacağız.
Yoğun baskı ve sorumluluk hissediyorum. Altından kalkabilmek için çok çalışmamız gerekiyor. Bana güvendiğiniz için teşekkür ediyorum.
Denetim Kurulu’na geldiğimiz gün itibarıyla yazılı rica ettik ve geçmiş dönemin denetlenmesini istedik. Benim geçmiş dönemde içinde olduğum süreç de denetlenecek. Hazırlanancak raporlar kamuoyuyla paylaşılacak.
Amatör şubelerde yüksek miktarlarda zarar ediliyor. Amatör şubelere el atacağız. Amatör takımların çalışma ortamlarını iyileştirmek için çalışacağım ama yüksek ücretleri kabul etmiyorum.
Bizler de etten kemikten yapılmış insanlarız. Beşiktaş camiasının yardımını alamazsak dizlerimizin üstüne çökeriz. Beşiktaşlılar birleşmek zorunda. Dargınlıkları, kızgınlıkları bir kenara bırakmalıyız."
